Sağlık Bakanlığı’nın açıkladığı risk haritasında çok riskli iller arasında ‘kırmızı’ renkle yer alan Balıkesir’in 3 mahallesinde pandemi sürecinde tek bir vaka görülmedi. Mahalle sakinleri, maske-mesafe ve tedbir kurallarına uyup, gerekli önlemleri tam aldıklarını söylediler.
100 binde 172.46 oranıyla çok riskli iller arasında yer Balıkesir’in Edremit ilçesine bağlı Hacıaslanlar Mahallesi ile Savaştepe ilçesine bağlı Çavlı ve Bigadiç ilçesine bağlı Panayır Mahalleleri’nde geride kalan 1 yıllık pandemi sürecinde tek bir vaka görülmedi. Sosyal mesafe kurallarına uyulan, akraba, dost ziyaretleri, yerleşim yeri dışındaki cenaze törenleri gibi kalabalık organizasyonlara gidilmeyen mahallelerde yaşayanların gösterdiği duyarlılık, örnek oldu.
KANUNLARA RİAYET EDİYORUZ
Hacıaslanlar Mahalle Muhtarı Mehmet Ali Tuzlu (72), mahallede bulunan 125 haneden 120’sinde emekliler yaşadığını anlatarak, “Burada doğdum, burada büyüdüm, burada öleceğim. Mahallemiz 125 haned. 120 hanede emekli var. Yerleşim birimimizin kimseye muhtaç olmayan ve kendi ihtiyacını içinde karşılayabilen bir yapısı var. Korona çıktığından bu yana ne tek bir hastamız oldu, ne de hastaneye giden oldu. Biz de bunun nedenini temizlik, kanunlara riayet etmemiz olduğunu düşünüyoruz. Komşular, otururken mesafeli oturuyor. Tarlaya bahçeye gittiğimizde de oradaki hava bize iyi geliyor. Tarlada bahçede çalışırken beynimiz işe çalışıyor, onun için hastalık bizim kafalarımızda da yerleşmiyor” dedi.
‘KITLIK OLSA ALTI AY İDARE EDERİZ’
Konserveden, hayvansal gıdalara kadar her türlü ihtiyaçlarını kendilerinin karşıladığını söyleyen Mehmet Ali Tuzlu, sözlerini şu şekilde sürdürdü:
“Bundan sonra da inşallah bu virüs bize uğramaz. Burada oksijenin içindeyiz, işte Eybek Dağı (Kaz Dağı) sırtımızda hemen arkamızda. Köyümüzün çevresinde de çam ağaçlarıyla karışık farklı ağaç türleri var. Oksijenin bol olduğu yerde korona olmaz. İnsanların çok olduğu yere gider. İnsanlara yerleşir. Burada koronavirüs yok, dikkatle gittiğimiz sürece de olmayacaktır da. Biz ihtiyaçlarımızın neredeyse tamamını kendi içimizde karşılıyoruz. Kıtlık olsa, kendi ürettiğimiz yiyecekler bizi altı ay idare eder. Salçasından, konservesine her türlü ürünümüz vardır. Sadece bir ekmek parası oldu mu gerisi hep doğaldır. 6 ay kimseye muhtaç olmadan, buradaki vatandaşlarımız peynirinden, sütüne, yoğurduna kendisini idare eder. Biz bu süreçte ziyaretleri çok kısıtlı tuttuk. Dışarıdaki yerleşim yerleriyle ilişkimizi neredeyse kestik. Başka bölgelerde yakınlarımız bile olsa cenazelere dahi gitmiyoruz. Kurallara her zaman riayet ediyoruz. Bunu yapmazsak yanlış olur.”
DOĞAL ORTAMDA, KİMSEYLE TEMAS ETMEDEN YAŞIYORLAR
Emekli olduktan sonra Hacıaslanlar Mahallesi’ne yerleşen İbrahim Erdem de pandemi başladıktan sonra doğal ortam içinde yaşamlarını sürdürmeye gayret ettiklerini söyledi. Yabancılarla temas etmemeye özen gösterdiklerini belirten Erdem, doğal ürünler ve kendi yetiştirdikleri gıdalarla hayatlarını sürdürdüklerini belirterek, aciliyeti olan sağlık ihtiyaçları dışında mahalleden çıkmamaya özen gösterdiklerini kaydetti.
Doğal beslenmeye büyük önem verdiklerini söyleyen Dilek Erdem de, “Eşim ve çocuklarımla birlikte burada yaşıyoruz. Doğal ortam, temiz hava var. Köyümüzün insanları zaten mükemmel. Muhtarımız süper bir insan, onu çok seviyoruz. Ortam çok güzel burada, doğal besleniyoruz. İnsanlarla çok fazla temasta bulunmuyoruz. İlçe merkeziyle çok fazla işimiz olmuyor. Alışverişimizi yapıyoruz, geliyoruz. Mesafeyi tabii ki koruyoruz. Temizliğe, hijyene önem veriyoruz” diye konuştu.